Ciltte oluşan bağırsak kaynaklı alerjik hastalıklar nelerdir?

Dr. Hüseyin Nazlıkul, "Unuttuğum Bedenim" isimli kitabında alerjik deri hastalıkları ve bu hastalıklarda teşhisin nasıl yapılması gerektiğiyle ilgili önemli bilgiler verdi.

Alerjik deri hastalıkları arasında serum hastalığı, quincke ödemi, kurdeşen, egzama ve kontakt dermatit sayılabilir. Alerjik deri hastalıklarının sebebini bulmak oldukça güçtür. Bu amaçla hasta ve çevresi çok iyi araştırılır. Çeşitli deri testleri yapılır. Ancak bu hastalara yapılacak bir SFS, yani bağırsak flora analizi, sorunun kaynağının kavranmasında önemli bir rol oynayacaktır.

Hasta, gerekirse bulunduğu çevreden bir müddet uzaklaştırılır. Alerjiye sebep olan etken bulunmaya çalışılır. Bu etkenler; çiçek tozları, çeşitli besin maddeleri, ev tozları, bazı ilaçlar, bağırsak parazitleri vs. olabilir. Alerjik hastalıklarda kalıtımın, vücut yapısının ve ruhsal durumun yani psikolojik sebeplerin de rolü büyüktür.

Derinin bu hastalıkları dışında; çeşitli dahili hastalıkların derideki tezahürleri de söz konusudur. Mesela şeker hastalığında, deride çeşitli belirtiler görülür (kurdeşen, kan çıbanları, kangren vs.) Ayrıca derinin kötü huylu ve iyi huylu urları da görülür. Deri kanserleri bütün kanserler içinde, en az kötü huylu olanlardandır ve tam tedavileri de mümkündür.

Deri hastalıklarının çeşidine göre, deride değişik türlerde hastalık elemanları görülür. Bunların arasında; kaşıntı izleri, papül (küçük deri kabartısı), püstül (irinli kabarcık), çıban, ülser, tüberkül (sivri deri çıkıntısı), eritem (kızarıklık), hiper pigmentasyon (derinin renginin artması), hipopigmentasyon (derinin renginin azalması), deskuamasyon (derinin dökülmesi), kabuklanma ve şişkinlikler sayılabilir. Bir deri hastalığında bu elemanlardan biri veya birkaçı bir arada bulunabilir. Deri hastalıklarının teşhisi kolaydır. Ancak tanı için bağırsakların işlevleri dikkate alınmıyorsa, tanının bir ayağı topaldır.

Kesin teşhis için gerektiğinde hasta bölgeden parça alınıp patolojik incelemeye tabi tutulur. Tedavileri her zaman kolay olmayıp, hastalığın cinsine göre değişiklik arz eder. Tedavi şekli çoğu kez semptomatik yani hastanın şikayetlerini geçiştirmeye yöneliktir.