Yüksek teknolojinin sağlığa faturası!

Teknolojik gelişme yaşamımızı kolaylaştırırken, geriye dönüşü mümkün olmayan sağlık sorunlarını da beraberinde getirmektedir.

Dr. Hüseyin Nazlikul, M.D., PhD., "Uykunun Sihirli Gücü ve Tehlikeli Ninni Elektrosmog" kitabında yüksek teknolojinin sağlığa zararlarıyla ilgili açıklamalar yaptı.

Günümüzde televizyon kulaklığı, bilgisayar mouse’u veya meteoroloji istasyonları gibi birçok kablosuz cihaz mevcuttur. Gelecekte DECT-telefonların sokak lambasındaki verici ile evdeki ağ arasında "menzile son varan köprü" olmasına az kalmıştır. Universal ağ olan Bluetooth, cep telefonu, notebook, dijital kamera, tarayıcı, CD-çalar ve evimizde bulunan birçok cihazla bağ kurmaya başlamıştır. Kablosuz iletişim kullanımı artarken, verici ve alıcı anten sayısı da artacak, dolayısıyla nakil gücü de giderek şiddetlenecektir. 

Teknolojik gelişme yaşamımızı kolaylaştırırken, geriye dönüşü mümkün olmayan sağlık sorunlarını da beraberinde getirmektedir. 

Nitekim hormonal bozukluk, uyku bozukluğu, gri cevher ve beyin hasarı, kalp krizi, stres semptomları, bağışıklık bozuklukları, sinir iritasyonu, baş dönmesi, kulak hastalıkları ve genetik bozukluklar gibi sağlığa zarar verici durumların yüksek gerilim ışımaları ile bağlantılı olduğu gün geçtikçe daha da iyi anlaşılmaktadır.

Aslında elektromanyetik alanın iki tür biyolojik etkisi vardır.

İlk etkisi kısa zamanda hissedilen etkiler diyebileceğimiz baş ağrıları, göz yanmaları, yorgunluk, halsizlik ve baş dönmeleri gibi şikayetlerdir. Ayrıca gece uykusuzluğu, gündüz uykululuk hali, küskünlük ve rahatsızlık gibi hisler nedeniyle topluma katılamamak gibi etkiler de rapor edilmiştir.

Elektrosmogun ikinci etkisi ise moleküler ve kimyasal bağlara, hücre yapısı ve vücudun koruma sistemine yaptığı ve uzun sürede ortaya çıkan etkilerdir.